Yöresel Halk İnançları

Yağmur Duasıyla İlgili Halk İnanışları

Yağmur yağdırma törenleri, havaların kurak gittiği dönemlerde geciken yağmuru
yağdırmak ve böylelikle toprağı canlandırarak bereketi arttırmak amacıyla düzenlenen
dinsel ve büyüsel uygulamaları içine alır.
Tarımcılıkla uğraşan toplumlarda, iklim şartlarının ve yağış seviyesinin, alınacak
mahsulün verimini etkilemesi nedeniyle önemli bir yeri bulunmaktadır. Yağmurun
yeterli oranda yağması bolluğu; az yağışı ise az üretimi dolayısıyla kıtlığı beraberinde
getirir. Bu nedenle insanlar, tabiat olaylarını kontrol altında tuttuklarına inanılan
doğaüstü güç ya da güçlerle her zaman iyi geçinmek istemiş ve onlardan yağmur
yağdırmalarını istemek amacıyla belirli dönemlerde bir takım törenler düzenlemiştir.
Yağmur yağdırma törenleri, geçmişten günümüze uygulanan bir gelenektir.
Dünyanın neresinde olursa olsun yağmura ihtiyaç duyan toplumlar, gerekli olan yağışı
sağlayarak kuraklığı önlemek amacıyla çeşitli yollara başvurmuşlar, kendi inançları ve
adetleri doğrultusunda dualar etmiş, törenler düzenlemiştir ( Çıblak 2002, 93).
Başta Çin ve Arap kaynakları olmak üzere birçok kaynakta eski Türklerin doğa
olaylarını istekleri doğrultusunda değiştirmek amacıyla kullandıkları “yada, yat, cada,
sata, cay vb.” adlar verdikleri sihirli bir taşa sahip olduklarından bahsedilir. Yağmur taşı
da denilen bu taş, yağmur, kar dolu yağdırma, fırtına çıkarma ya da bunları durdurma
gibi önemli tabiat olaylarının gerçekleştirilmesinde kullanılmıştır (İnan 2006,165).
Yağmur duasında halk bir dağda, kırda, muayyen bir mahalde toplanırdı. Burada
dağlara, suya veya yağmur ilahına kurban kesilirdi. Bu merasimde bazen kam da rol ifa
eder, davulunu çalarak ortaya girer ve raksa başlar, dualarını okur; bu dualarda
nehirlerin isimleri ve Yer-su’lar zikredilirdi. Nihayet cede taşı kullanılır, niyet yapılırdı
(Yörükan 2009, 71-72).
125
Derinkuyu ilçesinde büyük oranda İslamiyet’in etkisi altında yapılan yağmur
dualarında yada taşının ve eski adetlerin de izlerini görmek mümkündür.
Derinkuyu ilçesinde yapılan yağmur duası ritüeli ve bu ritülle ilgili inanışlar
şunlardır:
Suvermez Kasabası’nda yağmur duası için yüksek bir tepenin başındaki
Alıngaya denilen kayanın önüne çıkılır. Orada büyük kazanlarda yemekler pişer, orada
hazır bulunanlara yedirilir. Yağmur duası için ilk önce eller ters tutulur ve hoca duasını
yapar, daha sonra koyun ile kuzu karşı karşıya getirilip melettirilir. Yağmur duası
esnasında elbiseler de ters giyilir. Bir erkek, gelin kılığına sokulup ıslatılır (KK: 214,
215).
Yağmur yağması için at kellesi Yasin-i Şerif yazılıp subaşına götürülür. Burada
iki rekât namaz kılındıktan sonra kelle, suyun kenarına gömülür ve hiç ardına bakmadan
eve gidilir (KK: 20, 21, 23).
Yağmur yağmadığı zamanlar at başının kemikli kısmına yelek veya divitle
yağmur yağması için dua yazılır ve at başı ya kuyuya sarkıtılır ya da kuyunun yanına
gömülürdü. Yağmur şiddetli yağdığı zaman da at başı geri çıkarılırdı (Aytekin 2006,
143).
Yağmur duası esnasında elbiseler ters giyilir (KK: 134, 156, 164).
Yağmur duası esnasında taşlar okunup yalanır (Güçlü 1995, 28).
Yağmur duasına giderken çocukların eline süpürge verilir (KK: 214, 215).
Yağmur yağması için dağa çıkılır. Bulgur kaynatılır. Kurbağa kesilir, yemek
yapıp dağıtılır (KK: 191, 193).
Yağmur yağması için dört yolun ortasında bulgur kaynatılır (KK: 209, 210).
Yağmur yağması için dağda kurban kesilir. Kurbanın etini oradakiler yerler
(KK: 88, 89).
Yağmur yağması için yüksek bir dağa çıkılır. Avuç içi yere bakar şekilde
Allah’a dua edilir. Daha sonra cemaatle kılınan namazın ardından kesilen kurbanla
yemek yenir. Yani o kurban Allah’a adanır (KK: 55, 71).
Saf kişilerin üzerine kalburu tutup yağmurun yağması için su dökerlerdi. Su
dökülen kişiye hane halkı bir yumurta verirdi (Aytekin 2006, 143).
126

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Başa dön tuşu